Kimseye özgü hukuk normu oluşturulamaz

Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, geçtiğimiz gün resmi sosyal medya hesabı Twitter üzerinden gerçekleştirdiği paylaşımda seçimlerin bir başka zaman yapılması gerektiğini belirtti.

Arınç, seçimleri erteleme konusundaki 'naçizane düşüncelerim' diye şu ifadelere yer verdi:

Birinci tercihim; Milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı Seçimleri ile 2024 yılı Mahalli İdareler Seçimleri birleştirilebilir. Bunun geçmişte örnekleri vardır. Bu yöntemle halka fazladan tercih hakkı verilecektir.

İkinci tercihim Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilli Seçimleri'nin ötelenerek Kasım 2023'de yapılmasıdır.

Üçüncü tercihim ise ilk iki seçenekte anlaşılamadığı takdirde tüm siyasi partilerin mutabık kalacağı başka bir tarih üzerinde anlaşma sağlanmasıdır.

Arınç mesajının sonunda ise şu ifadeleri kullandı:

"Sonuç itibarıyla ne olursa olsun bu zaruret hali dolayısıyla seçimler bir defaya mahsus olmak üzere tehir edilmelidir. Seçimleri ertelemeye yönelik teklifim kabul görürse ayrıntılı olarak başka düşüncelerimi de ifade edebileceğim."

KILIÇDAROĞLU'NDAN 'ERTELEME' ÇIKIŞI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gazeteci-yazar Murat Yetkin'in seçim tarihinin ertelenmesi hakkındaki sorularına yanıt verdi.

Kılıçdaroğlu, 10 ilde büyük yıkıma sebep olan, Kahramanmaraş merkezli iki depremin ardından seçimlerin 18 Haziran'dan daha ileri atılacağına yönelik tartışmalar hakkında, "Anayasa çok açık. Ancak savaş halinde seçim ertelenebiliyor. Savaş olmadığına göre seçim ertelenemez. Hiç kimse anayasanın, yasaların dışında gerekçeler uydurarak kendisine özgü bir hukuk normu oluşturamaz. Anayasa var. 'Türkiye hukuk devletidir' diyorsak yapılamaz" ifadelerini kullandı.

'NE DEMEK BİR DEFAYA MAHSUS'

Kılıçdaroğlu, eski TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın seçimlerin bir defaya mahsus ivedilikle ertelenmesi gerektiğine yönelik açıklamasını, "Ne demek bir defaya mahsus? Bu ifade, 'bir kişiye bir sefere özgü bir hukuk normu oluşturalım' demektir. Demokrasilerde böyle bir anlayış yoktur. Kabile devletlerinde bile bu olmaz. Kaldı ki anayasa hiçbir yoruma yer vermeyecek kadar gayet açıktır. Yine anayasada, hiç kimseye, sınıfa, zümreye imtiyaz tanınamaz diye bir madde de var" diye yorumladı.

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın YSK'ya seçim erteletme girişiminde bulunup bulunmayacağına yönelik, "Buna kalkışacaklarını sanmıyorum. Hukuk, hukukun üstünlüğü, yargıçlarda vicdan varsa buna kalkışacaklarını sanmıyorum. Anayasaya göre hâkim, hukukun üstünlüğü ve vicdani kanaatine göre karar verir" diye konuştu.

'YAPILMASI GEREKEN SEÇİM TARİHİNİN BELİRLENMESİDİR'

Kılıçdaroğlu'nun konu ile ilgili cümlelerinin devamı ise şu şekilde:

"Seçimin ertelenmesi taleplerinin altında seçimden kaçma iradesi var. Ancak bu iradeyi YSK üzerinden hayata geçirmek yani kendi çıkarlarına göre bir defaya mahsus özel kararlar aldırmak istiyorlar. Sayın Arınç’ın açıklaması bunu gösteriyor.

Tekrar ediyorum; kimseye özgü hukuk normu oluşturulamaz. Yapılması gereken, ister erken seçim olarak 14 Mayıs, ister zamanında 18 Haziran olsun, ivedilikle seçim tarihinin belirlenmesidir. Seçimden kaçmanın hiç kimseye bir yararı yoktur. Ancak zararını tüm ülke çekecektir."